Eskiden dolunayın olmadığı karanlık gecelerde, şehir ışıklarının dışında kalan bölgelere gidip, uzun pozlandırmalarla, gökyüzündeki yıldızların ışığında uyuyan yeryüzünün fotoğraflarını çekerdim.
Bu şekilde fotoğraf çekmeyi çok severdim çünkü hem gündüz görünen, hem de gece görünen aynı karede bir araya gelirdi. Sanki bilinç ile bilinçaltının aynı anda açığa çıkması gibi.
Gündüz gökyüzüne baktığımız zaman yıldızları göremiyoruz. Ama aslında yıldızlar gündüzleri de oradalar. Günlük hayatımızda da bizim bütün hareketlerimizi yönlendiren bilinçaltımızı göremiyoruz ama, aslında o da sürekli bizimle beraber. Aynı gündüz yıldızları gibi.